Sağlık Ocağı Maceraları 1

18. hafta için sağlık ocağında gebelik izleme için randevum vardı. Hemşireler artık çok ilgili bir gün öncesinden arayıp randevuyu hatırlatıyor, gitmezsen de arayıp takip edip mutlaka gelmeni sağlıyorlar.Benim randevum 8 Nisan sabahıydı. Ama dün sabah başımda başlayan ve tüm gün devam eden ağrı sebebi ile tamamen aklımdan çıkmış. Hemşirem arayınca hatırladım. Bugüne tekrar randevulaştık. Kan aldırma konusu zaten korkulu rüyam. Ama el mahkum gittim bu sabah. Önce kanımı almaya çalıştı. Oldum olası damarım zor bulunur. kaygan derler, ince derler, geride derler ama en az 3 kere delerler. Son zamanlarda pek karşılaşmışyordum. Geçti sanmıştım ama nerdeee... Bugün korkulu rüya başladı. Dirsek, bilek ve en sonunda da el üstünden aldılar kanımı. Bilekten olan o kadar çok acıdı ki aklıma hemen bileklerini kesip nasıl intehar ediyorlar sorusu geldi. İnsan kendine bu eziyeti yapar mı? ne acı ne acı...Bi de boşuna oldu benimki ordan da çıkmadı kan. en son elimin üstünden alınabildi. Sabah diş etimden akan kan kadar kan alamadılar. Aç gitmek önemli kan sayımı yapılacakmış. Yarın yetişirse doktora giderken sonuçları alacağız. Demir hapı kullandığım için değerler düşük çıkmayabilir dedi hemşire. Ama gözlerime bakıyorum pek kanım yok. Kana alma deliklerimin fotoğrafını çektim.




Tansiyonum tabii ki yine düşük. Ama olsun yüksek olmasından iyidir.  Halsizlik yapıyor ama sonuçta sağlık problemi olmadığından stres olmuyor insan.

Ben idrar testi yapılacağını bilmiyordum o yüzden de hazırlıklı gitmedim. Çok sinir bir durum.Ordki hizmeti su taşıdı bana bardak bardak sağolsun. Neyse sonunda test yapılabilecek kadar oldu. sağlık ocaklarında mahremiyet ile ilgili ciddi bir sıkıntı var. herkese aynı muamele oluyor o yüzden 2. gidişte insan alışıyor. elinize bildiğiniz isu içtiğiniz plastik bardaklardan veriyorlar ve git buna idrar doldur diyorlar. Öncelikle o bardaklar çok ince. Su içerken bile yumru yumru yamılıyor. Ben o zor durumda nasıl onu düzgün tutayıp da içine doldurayım? Hadi doldurdum elimde sallaya sallaya nasıl çıkayım. Öncelikle kapağı yok. Ayağım takıldı sendeledim diyelim. ooo ortalık benim mis kokulu idrarım. Rezil oldun o da cabası. Sonra şeffaf ayrıca. Yani rengini herkes görmek zorunda mı? Kafamda tüm bu sorular varken karnı kocaman deneyimli bir hamile tuvaletten çıktı. Elinde bir süre havlu kağıt. O sırada ampuller yandı kafamda. O yığın şeklindeki havlu kağıdın içinde kadının bardağı var. Kadının sivri zekasına mı, kendi anti-pratik zekama mı yanayım bilemedim. İdrara stick ile bakıyorlar. Yani sen elinde tutuyorsun bardağı, hemşire içine çubuk sokuyor. Neyse idrar da temiz çıktı. Enfeksiyon filan çıkmadı şükür.

Gelgelelim ödemlere... Bacaklarımı açtım hemşire elini bastıra bastıra baktı. ödemin var. Günde yarımşar saatten 4 kere toplamda 2 saat ayaklarını havaya dik dedi. Yoksa sonuna doğru çok zorlanırmışım. Ne ara yapacaksam bunu. Bacaklarımda 2 gündür var olan ağrının sebebi de bu şişmeler olabilirmiş.

Bu kontrolden bu kadar. 22 Nisan tetanoz aşısı için randevu verdiler. Bakalım doktor da zamanı uygun bulursa aşı maceralarım ile devam edeceğiz:)






Yorumlar